120Şeytan onlara vaadlerde bulunur ve onları kuruntulara sokar. Halbuki şeytan onlara, aldatıcı şeylerden başkasını vaad etmez. Şeytan o müşriklere yardım edeceğini ve onları savunacağını vaad eder. Onları, düşmanlarına karşı muzaffer olacakları kuruntusuna kaptırır. Halbuki şeytan onlara, aldatmacadan başka bir şey vaad etmez. *Bu hususta diğer bir âyet-i kerime’de de şöyle buyurulmaktadır: "Allah'ın emri yerine gelince şeytan şöyle der. "Şüphesiz Allah size gerçek bir va-adde bulunmuştu. Ben de size vaadde bulunmuştum. Fakat vaadimi bozdum. Benim, sizin üzerinizde bir nüfuzum yoktur. Fakat sizi sapıklığa çağırdım siz de bana uydunuz. O halde beni kınamayın, nefsinizi kınayın. Artık ne ben sizi kurtarabilirim ne de siz beni. Daha önce beni, Allah'a ortak koşmanızı reddediyo rum." Elbette zalimlere can yakıcı bir azap vardır. İbrahim sûresi, 14/22 Yine şeytan, yaptıkları amelleri kendilerine süslü gösterdiği müşriklere Bedir savaşında şunları söylemiştir: Bu hususu şu âyet-i kerime şöyle beyan etmiştir: "O zaman şeytan onların yaptıklarını kendilerine güzel göstermiş "Bu gün insanlardan sizi yenecek hiçbir kimse yoktur. Ben de mutlaka sizin yanınız dayım." demişti. İki tkopluluk birbirine görününce de geri dönüp "Ben sizden uzağım. Ben sizin görmediğiniz şeyleri görüyorum. Ben Allah'tan korkuyorum. Allah, cezası pek şiddetli olandır." demiştir. Enfal sûresi, 8/48 Evet, Allah düşmanı şeytanın aldattığı kimselerin, tam kendilerine muh taç olduğu bir sırada vaadleri boşa çıkmış, veridği vesveseleri, engin çöllerdeki serap gibi olmuştur. Allahü teâlâ bu hususta da şöyle buyurmaktadır: "İnkâr edenlerin amelleri düz bir arazideki serap gibidir. Susayan onu su zanneder. Fa kat oraya vardığında umduğundan hiçbir şey bulamaz. Yanında sadece Allah'ı bulur. O da onun hesabını eksiksiz görüverir. Allah, hesabı sür'atli olandır." Nur sûresi, 24/39 |
﴾ 120 ﴿