2Onu gördüğünüz zaman, her emzikli kadın emzirdiği çocuğunu unutup vaz geçer, her hamile kadın çocuğunu düşürür. Sen insanları sarhoş görürsün. Aslında onlar sarhoş değillerdir fakat Allah'ın azabı şiddetlidir. Allahü teâlâ bu âyet-i kerimelerde, kıyamet gününün dehşetini kullarına bildiriyor ve onların kıyamet gününe hazır olmaları için rablerinden korkmalarını, emirlerine itaat edip yasaklarından kaçınmalarını emrediyor. Müfessirler, bu âyetlerde zikredilen o dehşetli ânın, kıyamet kopmadan önce mi yoksa kıyamet kopup, insanların, kabirlerinden çıkıp mahşere gitmeleri esnasında mı gerçekleşeceği hakkında iki ayrı görüş beyan etmişlerdir. Şa'bî ve Alkame gibi bazı müfessirler bu dehşetli ânın, kıyamet kopmadan önce meydana geleceğini söylemişler ve bu hususta şu âyetleri zikretmişlerdir. "Yeryüzü şiddetle sarsılıp zelzeleye uğratıldığı," "Yer, içindeki ağırlıkları çıkarıp dışarıya attığı." "İnsan "Ne oluyor bu yere?" dediği zaman Zilzal sûresi, âyet: 1-3 "Yer ve dağlar yerlerinden kaldırılıp tek bir çarpışla darmadağın edildiği zaman." "Evet işte o gün, mutlaka gerçekleşecek kıyamet kopacaktır. Hakka sûresi âyet: 14,15 "Yer şiddetle sarsildiği zaman" "Dağlar didüc didik edilip uçuşan tozlar haline getirildiği zaman. Vakıa sûresi, Âyet: 4-6 Bazı müfessirler ise âyetlerde zikredilen bu dehşetli hallerin, kıyamet koptuktan sonra meydana geleceğini söylemişler ve buna dair şu Hadis-i Şerifleri zikretmişlerdir. Ebû Saîd el-Hudrî diyor ki: "Bir gün Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle dedi: "Aziz ve Celil olan Allah kıyamet gününde Âdem'e hitaben şöyle diyecektir: "Ey Âdem," Âdem de "Buyur rabbim, emrine amadeyiz ve emirlerinle mutlu oluruz." der. Bunun üzerine yüksek bir sesle şöyle nida edilir: "Allah sana, ziirriyetinden, cehennem ateşine girecek olan grubu ayırmam emreder." Âdem: "Ey rabbim, cehennem ateşine girecek olan gurup kimdir?"' diye soracak. Allah: "Her bin kişiden dokuzyüz doksandokuzudur." diyecektir. İşte o zaman hamile kadın çocuğunu düşürecek, çocuklar ihtiyarlayacak ve sen, insanları sarhoş olarak göreceksin. Halbuki onlar sarhoş değillerdir. Fakat Allah'ın azabı pek çetindir." Resûlüllah bunları anlatınca insanlar çok endişelendi. Öyle ki yüzlerinin rengi değişti. Bunun üzerine Resûlüllah şöyle buyurdu: "Cehennemliklerin dokuzyüz doksan dokuzu, Ye'cüc ve Me'cüc den olacak. Biri ise sizden olacaktır. Sonra sizler insanların içinde, beyaz bir öküzün üzerindeki bir siyah tüy kadar siyah bir öküzün üzerindeki beyaz bir tüy kadar olacaksınız Umarım ki sizler cennetliklerin dörtte biri olursunuz." Bunu üzerine bizler "Allahu Ekber" diye tekbir getirdik. Resûlüllah "Umarım ki cennetliklerin üçte biri olursunuz dedi. Bizler yine, "Allahuekber" diyerek tekbir getirdik. Resûlüllah," Umarım ki cennetliklerin yarısı olursunuz" dedi. Yine bizler "Allahu Ekber" diye tekbir getirdik. Buhari K. Tefik el- Kur'an Sûre: 22, bab: 1 İmran b. Husayn'dan ise şunlar Rivâyet edilmektedir: "Resûlüllah bir sefere çıktığı sırada bu âyetler nazil oldu. Bunları okuduktan sonra şöyle buyurdu: "Bu durumların hangi gün meydana geleceğini biliyor musunuz?" "Allah ve Resulü daha iyi bilir" dedik. Resûlüllah: "Bu durum, Allah'ın Âdem'e: "Cehennem ateşine girecek gurubu cehenneme gönder." dediği gün olacaktır." Buyurdu. Tirmizî, K. Tefsir el-Kur'an Sûre 22 bab: 1 Hadis No 3168 Hazret-i Âişe (radıyallahü anhâ) kıyamet gününün dehşetini beyan ederek şöyle diyor: "Ben, Resûlüllah'ın şöyle buyurduğunu işittim: "İnsanlar kıyamet gününde yalınayak, çırılçıplak ve sünnetsiz olarak haşrolunacaklardır." Dedim ki "Ey Allah'ın Resulü, kadın ve erkek bir arada olacaklarına göre birbirlerine bakmayacaklar mı?" Resûlüllah buyurdu ki: "Ey Âişe, o gün durum, birbirlerine bakmalarına imkân vermeyecek kadar şiddetlidir. Müslim, K, el-Cenne, bab: 56, Hadis No 2859/ Nesaî, K, el-Cenaiz |
﴾ 2 ﴿