RAHMAN SÛRESİ

Rahman sûresi Mekke'de nazil olmuştur, yetmiş sekiz âyettir.

Bu mübarek Sûre de diğer Mekki Sûreler gibi hikmetlerle doludur. Sûre-i celile, Rahman olan Allahü teâlânın insanı yaratıp ona Kur’an’ı ve beyanı öğrettiğini açıklayarak başlıyor. Kainatın düzen ve ahvalinden haber veren, onun tam bir ahenk içerisinde var edildiğini beyan eden âyet-i kerimeler, insanların da ölçü ve tamda adaletli olmalarını emretmektedir.

Doğunun ve batının, yani bütün âlemlerini rabbi olan Allah'ın, sayılamayacak kadar çok olan nimetlerinden bir kısmı zikredilmekte ve insanların, bu nimetlerin Allah tarafından var edildiğinin şuuru içinde olmaları istenerek zaman zaman "O halele rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?" diye sorulmaktadır.

Böylece Allah'ın, namütenahi olan nimetlerine dikkat çekilmekte ve bu nimetleri insanlara bahşeden azamet ve ikram sahibi olan Allahü teâlânın yüceliği beyan edilmekte ve sûre-i celile bu âyetlerle sona ermektedir.

Surenin Fazileti

Cabir b. Abdullah diyor ki:

"Resûlüllah birgün çıkıp sahabilerinin yanına gitti. Onlara, Rahman suresini başından sonuna kadar okudu. Onlar hiç ses çıkarmadılar. Bunun üzerine Resûlüllah: "Cinlerle karşılaştığım gece bu sureyi onlara okumuştum. Onlar sizden daha iyi karşılık veriyorlardı. Ben, her "O halde ey insanlar ve cinler, rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?" âyetini okuduğumda onlar "Rabbimiz, biz senin nimetlerinden Hiçbirini yalanlamıyoruz, sana hamdolsun." diyorlardı." buyurdu Tirmizî, K.Tefsir el-Kıır';ın, Sûre: 55, bab: 1

Rahman ve rahim olan Allah'ın ismiyle.

1

Bak. Âyet 4.

1 ﴿