8

“Allah, din hususunda sizinle savaşmayan ve sizi yurdunuzdan çıkarmayan kimselere iyilik yapmanızı ve onlara âdil davranmanızı yasaklamaz. Şüphesiz ki Allah, adaletli davrananları sever.”

Ey iman edenler, din uğrunda size karşı savaşmayan ve sizleri yurdunuzdan çıkarmaya çalışmayan insanlara iyi davranmanız ve onlara karşı adaletli olmanız size yasaklanmamıştır. Şüphesiz ki Allah, adaletli davrananları sever.

Müfessirler bu âyette, kendilerine iyilik yapılmasına ve adaletli davranılmasına izin verilenlerin kimler oldukları hakkında farklı görüşler zikretmişlerdir:

Mücahid'e göre bunlar, iman ettikleri halde Mekke'den hicret etmeyen mü’minlerdir. Allahü teâlâ mü’minlere, bunlar için af dilemelerini bunlara iyilikte bulunmalarının ve bunlara adaletli davranmalarının yasaklanmadığını beyan etmiştir.

Abdullah b. Zübeyr'den nakledilen bir görüşe göre ise bunlar, Mekke müşrikleri haricindeki insanlardır. Bu hususta Abdullah b. Zübeyr diyor ki: .

"Ebubekir'in kızı Esma'nın annesi olan Abdüluzza'nın kızı Katile (veya Kabile) isimli kadın henüz müşrik iken kızı Esma'ya, keler, çökelek ve yağ getirmişti. Esma, annesinin hediyelerini kabul etmemiş ve evine girmesini istememiştir, Âişe (radıyallahü anhâ) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)e bu hususu sormuşv-e bunun üzerine Allahü teâlâ bu âyet-i kerime’yi indirmiştir. Âyet inince Resûlüllah Esma'ya, hediyeleri kabul etmesini ve annesinin, evine girmesine müsaade etmesini emretmiştir. Ahmed b. Hanbel, Müsned, C.4, S.4

İbn-i Zeyd ve Katade'ye göre ise âyette kendilerine iyi davranılması ve adaletli olunması emredilen bu insanlardan maksat, Mekke müşriklerinden, mü’minlere karşı savaşmamış ve onları yurtlarından çıkarmamış olan insanlardır. İbn-i Zeyd ve Katade'ye göre bu âyet-i kerime "Müşrikleri nerede bulursanız öldürün." Tevbe Sûresi, 9/5 âyet-i kerimesiyle neshedilmiştir.

Taberi, burada zikredilen insanlardan maksadın herhangi bir dinden olan insanlar olabileceğini söylemiş, âyet-i kerime’nin, herhangi bir insanı özellikle kasdetmediğini beyan etmiştir. Taberi'ye göre bu âyetin neshedildiğini söylemenin de bir manası yoktur. Zira mü’min bir insanın, kendisine karşı savaşmayan ve kendisine karşı savaşanlara da yardım etmeyen bir kafire, ister akrabası olsun ister yabancı olsun, iyilikte bulunması ne haramdır ne de yasaklanmıştır. Nitekim, Abdullah b. Zübeyr'in rivâyet ettiği hadis de bu görüşü desteklemektedir.

8 ﴿