239

eğer bir korku halinde iseniz yaya veya süvari giderken kılın, emniyeti bulduğunuz vakit de böyle bilmediğiniz şeyleri size öğrettiği gibi hemen Allah’ı zikredin

(........) ve şayed korkarsanız; düşman veya yırtıcı hayvan gibi bir sebebden naşi şiddetli bir korkuya düşerseniz (........) piyade veya süvari nasıl durabilirseniz öyle kılınız. -

Ya'ni ıktızai hale göre nasıl ve ne tarafa durmak mümkin ise öylece velev hayvan üzerinde ima ile olsun münferiden kılınız ve her halde mümkin olduğu kadar kılınız, terk etmeyiniz, bu suretle gelişine göre namaza (........) = korku namazı» denilir ki, en şiddetli korku zamanındadır. Salâtı havfın cemaatle kılınabilen diğer bir sureti vardır ki, surei «Nisa» da gelecektir, onda korku bundan azdır. Fakat düşman ile bil'fiil kıtal esnasında bunların hiç biri yapılamaz, hareket namazı müfsid olduğundan o zaman namazı kazaya bırakmak zarurî olur. Netekim «Handak» muharebesinde «Ahzab» günü gurubı Şemse kadar böyle olmuş da Resulullah (........) buyurmuş, dört namazı kazaya bırakmış ve gurubdan sonra alettertib kaza eylemiş idi (........) artık korkuyu atıb emniyet-ü selâmete çıktınız mı (........) size o bilmediğiniz ahkâmı ve bu miyanda ahkâmı salâtı nasıl ta'lim etti ise öylece Allah’ı zikrediniz, namazlarınızı yine kemalile kılınız ve diğer ahkâmını da icra ediniz ki, şükretmiş olasınız, o ahkâm içinde namazlara devam bu fadl-ü fazıleti unutturmaz. -Demek ki, namazlar içinde salâtı vustâ nasılsa bütün ahkâmı şer'îye içinde namazlar da öyledir.

Ve bunu anlatmak için nikâh-ü talâk mesaili henüz bitmeden arada bilhassa bu emirler verilmiştir, vefatın ve talâkın mevzuıbahs olduğu ve olacağı bir sırada fazılete sevk ve namazı emir ve havf-ü eman ile cihadı ıhtar ne kadar beliğdır. Bu intibah ile o ahkâmın mütebakisini dinleyiniz: (........)

KIRAET: (........) Ebû Amr, İbn-i Âmir, hafs rivayetiyle Asım, Hamze kıraetlerinde mansub, mütebakisinde merfu' okunur. Abdullah İbn-i Mes'ud kıraetinde de (........) idi. Cumhurı müfessirîn işbu (........) âyetinin nüzulü evvelkinden mukaddem olduğunu ve fakat tilavette te'hir edildiğini söylemişlerdir. Maamafih tarih, mübeyyen değildir, evvelki iddet, bu da nefaka içindir.

239 ﴿