166

o iki cem'iyet çarpıştığı gün başınıza gelen de yine Allah’ın izniledir

(........) iki ordunun ya'ni müslimîn ordusile müşrikîn ordusunun çatıştıkları o gün size her ne nekbet ısabet ettiyse -kendinizden olmakla beraber- Allah’ın izniyledir.» -Zira izn-ü iradei İlâhiyye haricinde her hangi bir hâdisenin vukuuna imkân yoktur demek ki, iradei İlâhiyye iki suretle tecelli eder. Birisi cebrî olan iradei İlâhiyyedir ki, hiç bir sebeb ve şart ve iradei abid ma'ıyyetinde tenfiz suretinde tecelli eden iradei İlâhiyedir ki, bu irade rızayı müstelzim olmaz. Ancak mes'uliyet ıbada raci' olmak üzere bir müsaadei fi'liyye ifade eder. Buna ve bilhassa bunun muhalifi rıza olanına Mütekellimîn tahliye dahi tabir etmişlerdir. Kur’ân’da alel'ekser bu nevi iradei tenfiziyye (........) kelimesile ifade olunmuştur. Ref'i hacr, ya'ni kaydi memnuiyyetin ref'i demek olan izin de rızayı müstelzim değildir. Ve binaenaleyh mes'uliyyete münafi olmaz. İşte burada (........) karinesile (........) buyurulması da bu kabildendir. Bunun için ba'zı müfessirîn bu izni irade ile, ba'zıları da tahliye ile tefsir etmişlerdir ki, maksad, bu iznin rıza demek olmadığını da anlatmaktır. Hasılı kelâm va'd olunan nusrati İlâhiyye, mutlak ve cebrî değil idi. Sabr-ü ittika gibi iradei abd ile alâkadar olan şartlarla meşrut idi. Mü'minler buna riayet etmeyib iradelerini sui istimal eylediklerinden dolayı musıbet vakı' oldu. Maamafih, alâ külli şey'in kadîr olan Allah hilâfını murad etse idi mü'minlerin sui iradelerini ve müşriklerin bundan istifade eden harekâtını tenfiz etmez. Musibeti cebri İlâhîsi ile men'edebilirdi, lâkin etmedi, izin verdi ve binaenaleyh hadisei musıbet de harikul'ade surette değil, alel'âde bir surette vuku'buldu ki, bu âdet, iradei ibadı izn ile tenfiz ve mes'uliyyet sünneti İlâhiyyesidir. O halde buna «bu nereden?» Diye taaccüb ve hayret edecek bir cihet yoktur. Bil'âkis teşekkür etmek lâzım gelir ki, tabi'i rıdvan olan Resulullahın ve beraberindeki bir kaç zatın sabr-ü ittikaları hurmetine müşriklerin hücumları tevkıf edildi de tehlükei istisal bertaraf olundu.

Şunu da bilmeli ki, bu musıbet bir takım hikemi sübhaniyye ile de müterafıktır. Allah’ın iznile beraber bir de (........) mü'minleri bilmesi, ya'ni halk beyninde temyiz edib zahire çıkarması

166 ﴿