97

O kimseler ki, nefislerine zulmetmekdelerken melekler canlarını aldılar, "ne işde idiniz" dediler, "biz dediler: Bu arzda zebun idik", "ya, dediler: Allah’ın arzı geniş değil mi idi oraya hicret etsenizdi ya?" İşte bunların me'vaları Cehennemdir, ona gidiş de ne fena şeydir

(........) o kimseler ki, nefislerine zulm ederlerken Melekler Dünyada canlarını alacak veya Âhırette kendilerini yakalayıb mahşere sevk edeceklerdir, muhakkak (........) Melekler onlara (........) siz ne halde idiniz, dininize müteallık ne işte bulunuyordunuz diye ıtab edib soracaklar (........) onlar da biz bu yerde, şu bulunduğumuz mevkı'de zaiyf addedilmiş kimseler idik, ya'ni kahr-u mağlûbiyyet altında acz-ü za'fımızdan nâşi bir şey yapamıyorduk, zuafâ sayılırdık diye ı'tizar edecekler (........) Melâike de bunlara (........) Allah’ın Arzı geniş değil mi idi -meselâ Medineye, Habeşistana hicret edib kendilerini kurtaranlar gibi- Yer yüzünde diğer bir tarafa hicret etse idiniz ya? diyecekler ve ı'tizarlarını kabul etmiyeceklerdir. (........) işte böyle bulundukları yerde vecibelerini iyfaya mani' olan kahr-u galebe altından çıkmak ve az çok müsaıd bir tarafa gidebilmek kudretini olsun haiz oldukları ve binaenaleyh bütün ma'nâsile aceze ve zuafâdan bulunmadıkları halde kendilerini her vechile âciz addedib yerlerinden kımıldanmıyanlar bu suretle muktedir olabilecekleri vazifelerini terketmiş ve küfr-ü zulme müsaıd bulunmuş olacaklarından bunların (........) me'vaları Cehennemdir (........) ve bu gidiş ne fena bir gidiştir veya o Cehennem ne fena yerdir!

Bu âyet Mekkede müsliman olmuş ve hicret farz bulunduğu esnada hicret etmemiş olan bir takım kimseler hakkında nâzil olmuştur. Demek ki, hicret vacib iken küffara mümaşat edib oturmak doğrudan doğruya küfür değil ise de her halde bir ma'sıyet ve nefse bir zulümdür.

Müfessirînin beyanına göre bu âyet bir yerde dinini ikameye imkân bulamıyan bir adamın oradan hicret etmesi vacib olduğuna delâlet etmektedir. Hadîsi Nebevîde sahihan varid olduğu üzere «her kim diniyle bir yerden bir yere firar ederse gittiği bir karış yer de olsa Cennete istihkak kesb eder, babası İbrahim ve Peygamberi Muhammed aleyhimesselâmın refikı olur» rivayet olunuyor ki, bu âyet nâzil olunca Resulullah bunu Mekke müslimanlarına göndermiş, Cündüb İbn-i Damre radıallahü anhde oğullarına «beni yükletiniz, çünkü ben de müstad'afînden ne de yolu bilmeyenlerden değilim, vallahi bu gece Mekkede yatmam» demiş idi, oğulları bunu bir secdeye koyub Medineye müteveccihen yüklendiler, pek ıhtiyar bir zat idi yolda vefat etti.» İlh.

Demek oluyor ki, lüzumunda hicret dahi bir nevi' mücahededir. Küffarın tahti kahrında ezilib kalmak ve dini hakkın inkişafına hizmet edememek, binnetice fena bir istihaleye sebeb olabileceğinden az çok kudreti varken bundan kaçınmamak nefse bir zulümdür.

97 ﴿