2Bir kitab ki, sana indirildi, sakın bundan dolayı yüreğinde bir sıkıntı olmasın da bununla inzar edesin, mü'minlere de şu bir ıhtar: (.........) bir kitâbdır ki, sana indirildi (.........) Binaenaleyh göğüsünde bundan bir darlık olmasın. - Ya'ni Bunun Allahdan münzel olduğunda şekkin olmadığı gibi sana teklif ettiği vazıfenin fevkalâde ehemmiyyet ve müşkilâtından dolayı da sıkılma.- Bu sana indirildi ki, (.........) bununla inzar edesin, mü'minlere de ıhtar. - Ya'ni bu kitabın mazmunu mü'minlere münhasır zannedilmemelidir. Buna muhatab olacak olanlar ikiden hâli değildirler: Mü'min, gayri mü'min. İnanmıyanlar kâfirler için bu kitâbı mubarek, bir inzardır. Mahza onların korkunç akıbetlerini beyan ve ıhbardır. Onlar bunlara inanmıyacaklar ve inanmadıkları için sakınmıyacaklar. Binaenaleyh Kur’ân’da kendileri için acı şeylerden, azâb ve ukubetten başka bir şey duymıyacaklardır. Fakat onlar inanmadığı için hakıkat değişmiş olmıyacak, haberi sadık yerini bulacaktır. Bunun için Kur’ân’dan istifade edemiyecek kimseler bir çok bulunabilir, lâkin Kur’ân’ın hukmünden hâriç kalabilecek hiç kimse tasavvur edilemez. Şu kadar ki, bu huküm lehine olmaz da aleyhine olur. Meselâ kâfir (.........) hukmüne inanmamakla bundan kurtulacak değildir. Bunun gibi Kur’ân’ı arkalarına atanlar, dinlemek, amel etmek istemiyenler böyle yapmakla Kur’ân’ın hukmünden kendilerini kurtarmak şöyle dursun bil'âkis temamen onun hukmi inzarına atılmış olurlar. Mü'minlere gelince: Kur’ân onlar hakkında bir müzekkirdir. Îman ettikleri ve fakat tafsılâtından zühul eyledikleri şeyleri kendilerine tezkir eder. Akıllarına getirir, mü'minler Kur’ân’ı daimî bir muhtıra, bir rehber olmak üzere ellerinde ve gönüllerinde tutmalı, her hangi bir hususta bir iş yapacakları zaman onun sarahat veya delâletine müracaatle inzar ve irşadına, müsaadesine ve ademi müsaadesine göre hareket etmelidirler. Bu ıhtar-u tezkir şöyle ki, Ey Muhammed ümmeti! |
﴾ 2 ﴿