EL-HÂKKAElhakka Sûresi mekkîdir. Âyetler - Elli ikidir. Kelimeleri - Dörtyüz seksen. Harfleri - Bin altı yüz elli. Fasılası - (.......) harfleridir. (.......) yalnız (.......) dedir. Bunun bir âyet sayılmadığı rivayette âyetleri elli birdir. Bu Sûre, Sûre-i Nûnda keşfi sak günü diye işaret olunan Kıyamet günü ahvalinin şerh-ü iyzahiyle öğüdle verecek ve ona makaddime olmak üzere Resullere inanmayan geçmiş ümmetlerin Dünyadaki akibetlerini ıhtar ile başlayıp sonunda Peygambere şâir veya kâhin diyen ve Kur’ân’ı onun kendiliğinden söylemeğe çalıştığı bir şiır veya kehanet diyerek onu tekzîbe kalkışan muasırları redd-ü inzar ile hakikati anlatacak ve netice olmak üzere de Allahü teâlânın azîm ismini yad ile tesbîh ve tenzihi emredecektir. 1O Hâkka (.......) o Hâkka - mübteda maba'di haberdir. Lâmı ahd ile El'hakka, El'vâkıa, Essâa gibi Kıyamet gününün isimlerinden olduğunda ıhtilaf yoktur. Fakat hakk, hakka, hakîkat, hâkk tehakk mefhumlariyle alâkasına ve vasfıyyetten ismiyyete nakline göre bu kelimenin ne gibi bir mefhum ifade ettiği hakkında on küsûr vecih nakl edilmiştir. 1 - Hakk, sâbit ve vâcib ma'nâsına olarak El'hakka, vukuu vâcib, geleceği hiç şübhesiz sâbit olan saat demektir. 2 - Hakk, bir şey'i hakıkati üzere tanımak ve tanıtmak ma'nâsına masdar olarak El'hakka, kendisinde ümur hakıkatiyle tanınacak, ya'ni eşyanın hakîkatini keşf-ü izhar edecek saat demektir. Bu ma'nâ (.......) den anlaşılan mefhuma da muvafıktır. 3 - El'hakka, havakkı umuru havi, ya'ni kendisinde sıdk-u tehakkuku vâcib sâbit umur ve ahval vakı' olan demektir ki, Kıyamette vukuu ve vücudu vâcib olan sevab ve ıkab ve saire gibi katıî umuru ifade eder. 4 - Hâkka, hakka ma'nâsınadır. Hakka, hukukun müfredi olan haktan ehasstır. (.......) denir ki, bu benim has hakkımdır demek olur. 5 - Hakka, şaşmaksızın inen ve yapacağını yalansız yapan musîbet demektir ki, (.......) ma'nâsınadır. 6 - Kavm üzerine vukuu hakk olan vakıt demektir ki, birinci ma'nâya yakındır. 7 - Her bir doğruluğa iğriliğe, iyiliğe kötülüğe ceza ve mükâfatın hâkk olduğu, ta'biri âharle her âmile amelinin hakk olduğu vakıt demektir ki, o kıyamettir. 8 - Mükellefînin amellerinin hepsinin âsârı tamamiyle tehakkuk edip intizar haddinden çıktığı Hâk saat demektir. Çünkü bütün sevab ve ıkab o gün husule gelir. 9 - Ezherînin kavlince: muhasame ve mügalebe ma'nâsına (.......) ben onunla haklaştım da ben onu hakladım, ya'ni yenişmek üzere karşılaştım da ben yendim» denilmesinde olduğu gibi haklamk ma'nâsındandır. Çünkü o Allah’a dîninde, bâtılla yarışa kalkanları hep haklar, mağlûb eder. 10 - Ebû Müslimim kavlince: El'hakka, (.......) ma'nâsından fâıledir. 11 - Akıbet, afiyet gibi masdardır ki, mahzı hakıkat demek olur. 12 - Kıyametin ismi olması i'tibariyle başkaca mefhum melhuz olmıyarak ismi camiddir. Bunların her birinden bir mefhum anlaşılmakla beraber demek oluyor ki, El'hakka: (.......) buyurulduğu üzere dirayetle bilinir bir şey değildir. |
﴾ 1 ﴿