8Ve doğrusu biz o Semayı yokladık da onu öyle bulduk ki, şiddetli muhafızlar ve şihablarla doldurulmuş (.......)esasen lems dokunmak, elle yoklamaktır, semayı yoklamak taleb ve iltimas ile arıştırmak istemek, sınamak ma'nasına mecaz olduğu beyan olunuyor. HARES, bekçi ve muhafız demek olan hârisin cem'i, hadem hadim gibi. ŞÜHÜB de şihabın cem'idir. Şihab, esasen ateş alevi, (.......) gibi. Bundan Semada yıldız kayar gibi kayan parıltılara da isim olmuştur. Ma'nanın hasılı şu oluyor: biz îman ettikki: Allah kimseyi ba's etmiyecek, etmez zannı yanlış imiş, biz yüksek bir kimsenin ba's olunduğunu anladık, çünkü biz Semayı o yüksek âlemi yokladık da onu şiddetli hârisler, kuvvetli muhafız Melekler ve atılmağa müheyya ateşîn alevler, şihablarla doldurulmuş bulduk |
﴾ 8 ﴿