2

Ve leyâli aşre

(.......) ve leyâli aşre - çünkü alel'ıtlak aşr denilince Zilhıccenin aşri, ya'ni birinden Bayram günü olan onuncusuna kadar onu tebâdür ettiğinden leyali aşr bu on gece demek olur. Maamafih Ramazanın aşri ehîri ve Muharremin Aşurasına kadar onu da sayılı onlardandır.

Bunlar hakkında da rivayet vardır. Gerçi burada ahde delâlet eden «lâm» getirilmeyip nekire olarak (.......) denilmesi muayyen bir aşr maksud olmayıp bunların her birine ve belki her ayın koyu mehtabına tekaddüm eden ilk on gecesine ihtimalini iş'ar edebilirse de mutlak müşekkin olduğu zaman kemaline masruf olması kaidesince bunun «lâm» dan müstağni olarak en ma'ruf olan aşri Zilhicceye hamli mütebadir olduğu gibi tenvînin de sade tenkir için değil, tefhîm için olarak bu gecelerin şerefi mahsusasına daha ziyade bir tenbih ifade ettiği de beyan olunmuştur. Bir de denilebilir ki, bunun tenkîri muayyen bir sene Zilhiccesinin aşri maksud olmıyarak ferdi münteşire işaret olmak içindir. Diğer bir aşr olması ihtimali melhuz olsa dahi her halde murad, sonu fecir gibi bir neş'e ve sürura mentehi olan bir on gece olmak iktiza eder, onuncu sabahı îdi adhâ olan aşri Zilhicce de buna evfak, sonra leylei kadri muhtevi olması ihtimali ve îdi fıtra müntehi bulunması i'tibari ile Ramazanın aşri ahîri de muvafıktır. Bu vechile leyali aşr Dünya ömrü mesabesinde olarak Sûrenin âhirine bir bera'ati istihlâl ma'nasında da olmuş olur. Bu aşrin Kurban bayramından aşri evvel olduğuna Hâkim, sahih diyerek ve daha bir cemaat İbn-i Abbastan rivayet etmişlerdir. İbn-i Zübeyrden ve Mesruk ve Mücahid ve Ikrime ve daha başkalarından da rivayet olunmuştur. İmâm Ahmed, Nesâî ve Hâkim, sahih diyerek ve Bezzar ve İbn-i cerir ve İbn-i Merduye ve şuabda beyheki Hazret-i Cabirden de Resûlullah sallâllahü aleyhi vessellem (.......) dir, buyurdu diye merfuan rivayet etmişlerdir. Bundan dolayı İbn-i Cerîr demiştir ki, savab olan kavil bunların aşri adhâ olmasıdır. Çünkü Ehli te'vilden huccet bunun üzerinde icma' etmiştir. Ve denilmiştir ki, Hazret-i Musânın miykatında (.......) buyurulan aşir de aşri zilhiccedir (.......) Bu aşrin fazıyleti hakkında eserler de vardır. Ezcümle Ahmed ve Buharî

İbn-i Abbastan merfu'an rivayet eylemişlerdir: günlerden hiç biri yokturki onlarda amel eyyamı aşirden efdal ve Allah azze ve celle daha sevgili olsun, Yâresûlallah! Fîsebîlillah cihaddamı değil? Denildi, fîsebîlillah cihad da değil, ancak nefsiyle ve maliyle fîsebîlillah cihad edip de onlardan bir şey ile dönmiyen müstesna buyurdu. Maahaza İbn-i münzir ile İbn-i ebî hâtim İbn-i Abbastan Ramazanın son aşrı olduğunu da rivayet etmişlerdir, Dahhâkten de böyle rivayet olunmuştur. Hattâ ba'zıları bunun muttefakun aleyh olduğuna kail olmuş ve Hazret-i Aişeden sıhhatı müttefakunaleyh olan bir hadîs ile buna istidlâl eylemiştir: Hazret-i Aişe radıyallahü anha demiştir ki, aşir, ya'ni Ramazanın aşri ahîri dâhil olunca Resulullah kuşağını sıkar (şeddi mi'zer eder) gecesini ihya eyler, ehlini de iykaz ederdi (.......) Lâkin bu hadîs burada mervî olan aşri beyan sıyakında değil, bilhassa kadir gecesi fazıyletini teharrî siyakında olması, bir de kavli nebîyi değil, fi'li nebîyi hikâye etmesi hasebiyle tefsîr noktai nazarından Câbir hadîsinin tercihî ıktiza eyler. Bununla beraber Görülüyor ki, âyette de rivayetlerde de ihtimal, munkati' değildir. Leyaliı aşr aşri Adhâ da akvâ olmakla beraber, ikisine de, hattâ aşrı Muharreme de sadık olabilir. Her hangisi olursa olsun kasemde anlaşılan asli ma'na Dünya inkılâbatının hukmünü anlatmak üzere bir muveffakıyyet ve sürur ile inkişafa ve binaenaleyh bir îde müntehî olan muvakkat, zahmetli ibadet ve mücahede saatlerinin kıymetine ve bunları gaflet ve ısyan ile geçrenlerin ebedî husranına tenbihtir. Netekim Sûrenin mündericatı da bu mazmunu tavzîh edecektir.

2 ﴿