BELED

Elbeled sûresi temamen mekkîdir.

Âyetleri - yirmidir.

Fasılası - (.......) harfleridir.

Evvelki Sûre zamanın eşref saatlerine kasem ile başlamış, insanın refah veya darlıkla ibtilâsını, mal hırsı, mîrâs yiyiciliği, yetîme, fukaraya bakmamak gibi mezmum huyraliyle âkıbetinin acılığını zikr ettikten sonra nefsi mutmeinnenin ıydi ekber olan husni hâtimesiyle hıtam bulmuş olduğu gibi bu Sûrede mekânın en mübarek beldesine kasem ve onun fethine işaret ile başlayıp insanın meşakkatle yaratıldığını, mal sahibi olanlardan matlûb bulunan (.......) yüksek iki haslet ile nefsi mutmeinne için ıtmi'nan eseri ve yümün sebebi olan ba'zı hasletleri ve buna mukabil küfr-ü tekzibin şeâmetiyle sui âkıbetini hulâsa edecektir.

1

Yu... Kasem ederim bu beldeye

(.......) Sûre-i Kıyameye bak (.......) Bu beldeden murad, beledi haram, ya'ni Mekkei mükerreme olduğunda müfessirînin icmaı vardır. Kamusta: Elbeled ve elbelde Mekkei mükerremenin ismidir şerhinde der ki, Süreyyaya Ennecm ıtlakı kabîlinden tefhîm içindir. Besairde beyan olunduğuna göre: Beled ve belde muhît ve mahdud ve muayyen olan ve içinde duranların ictima' ve ikametleriyle müteessir bulunan mekâna denir. Şehre belde ıtlâkı bu cihetledir. Ma'mur olmıyan mefâzeye belde ıtlâkı: Vuhoş mekânı ve toprağa ıtlâkı haşerat mekânı ve makbüreye ıtlâkı emvat mekânı olmalarına mebniydir. İki kaş arasındaki açıklığa belde ıtlâkı mahdud olan mekânı mezkûre teşbih iledir. Devenin göğsüne de istiâre olunur. Ve zikr olunan teessür i'tibariyle eser ve nişan ma'nasına ve ikamet i'tibariyle lüzum ve ikamet ve ilzam ma'nalarına ve vatandan ayrılmamış bir kimsenin diğer bir yerde mütehayyir olması münasebetiyle hayret ve zihin donukluğu ma'nalarına dahi kullanılır (.......) Bu tafsilâttan anlaşılır ki, Mekkei mükerremeye lâmı ahd ile elbeled denilmesi (.......) vasfı mucebince beyti atîk olan mubarek Kâ'bei muazzeme ile bir takım âyâtı beyyinatı havî bir «haremi âmin» olmak i'tibariyle âlemin hayret engiz bir sînei fazîleti halinde hurmetle

tanınması vâcib, mubarek, ma'ruf, bir şehr olduğuna işarettir. Cenâb-ı Allah insanın meşakkat içinde yaradılmış olduğunu ve binaenaleyh rabbine doğru yükselmek için bu âlemde meşakkatlere göğüs germesi lâzım geleceğini te'kid ile beyan için burada da bu beldeye ve buna ma'tuf olan valid ve velede kasem etmiştir ki, yukarıki Sûreden bu gibi kesemlerin hakikatte onların rabbine raci' olduğu anlaşılmıştır. Evvelki Sûrede «leyâli aşr, aşri Zilhıcce ve şef-u vetr hacc günleri olan Bayram ve Arefe olduğuna göre burada haccın iyfa olunduğu beldei hareme kasem edilmesindeki münasebet de âşikârdır. - Lâkin şayanı dikkattir ki, bu kasem pek mutlak bırakılmamış, şu cümle-i haliyye veya mu'terıza ile takyid veya ta'kıyb edilmiştir:

1 ﴿