116

O zalimler, "Allah kendisine çocuk edindi." dediler. Hâşâ, O sübhândır. Şüphesiz, göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Hepsi O'na boyun eğmiştir.

Ayrıca bunlar Allah'a oğul isnad ettiler, "Allah bir oğul edindi." dediler. Yahudiler "Üzeyir Allah'ın oğlu" demişlerdi, hıristiyanlar

"Mesih Allah'ın oğlu" dediler. Arap müşrikleri de "melekler Allah'ın kızlarıdır" dediler. Hâşâ, Allah süphandır. O, böyle benzetme, böyle bir ihtiyaç ve böyle bir fânilik şaibelerinden uzaktır. O, yücelerden de yücedir. Hayır, O'nun evladı yoktur. Aksine göklerde ve yerde ne varsa, yukarılarda ve aşağıda neler bulunuyorsa hepsi O'nundur. O'nun mülkü, O'nun mahlûkudur. Her şey ve hepsi O'nun emrine boyun eğmiştir, O'nun iradesine ram olmuştur. O'na inkiyad etmiş, emrine âmâde olmuştur. Halbuki mâlik ile memlûk arasında evlatlık olmaz, baba ile evlat arasında ise böyle bir mutlak inkıyat bulunmaz. Az çok bir cinsiyet benzerliği bulunur. O'nun gökleri ve O'nun yeryüzü, ne kadar bedî', ne kadar eşsiz ve benzersizdir. Bunların seyrine doyulmaz, sırlarına erilmez.

116 ﴿