95

Dediler ki: "Vallahi sen hâlâ o eski şaşkınlığındasın."

Hasılı Allah'ın kudretine bakın ki, Yakub, Yusuf'un güzel kokusunu o kadar uzaktan derhal duydu ve onun bir vehim, bir hayal olmadığını, bir hakikat olduğunu kendi vicdanında tanıdı. Durumu kesin bir dille ifade etti, fakat gafillerin kendisine inanmayıp "saçma" diyeceklerini bildiği için de "Beni bunak yerine koymazsanız..." dedi, lâkin kim dinledi? Tahmin ettiği gibi, onun bu sözünü işitenler Hayret vallahi, dediler, gerçekten de sen hâlâ eski şaşkınlığında bocalayıp duruyorsun. Yani, hâlâ "Yusuf, Yusuf" deyip duruyorsun, hâlâ ona kavuşacağını vehmediyorsun, oysa bu doğru değil. Oğulları yolda olduğu için, Yakub'a bunu söyleyenler onlar değildi. Kızları, gelinleri ve öteki yakınları olabilirdi. Lâkin çok geçmeden esas şaşkının kimler olduğu açığa çıkacaktı. Zira bunun üzerine:

95 ﴿